İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Can Holding'e yönelik yürüttüğü ve "suç örgütü kurma" ile "kara para aklama" iddialarını içeren dev soruşturmada kritik bir aşamaya gelindi. Soruşturmanın ikinci dalgasında gözaltına alınan aralarında Can Yayın Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kenan Tekdağ ve eski Bilgi Üniversitesi Rektörü Remzi Sanver'in de bulunduğu 11 kişi tutuklanarak cezaevine gönderildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen Can Holding soruşturması, "suç işlemek amacıyla örgüt kurma", "yönetme", "kurulan örgüte üye olma", "suçtan elde edilen mal varlığı değerlerini aklama" ve "nitelikli dolandırıcılık" gibi ağır suçlamaları içeriyor.

Soruşturmanın ikinci dalgası kapsamında 4 ilde düzenlenen operasyonlarda toplam 26 şüpheli gözaltına alınmıştı. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüpheliler arasından Mehmet Kenan Tekdağ (Can Yayın Holding Yönetim Kurulu Başkanı), Remzi Sanver (Eski Bilgi Üniversitesi Rektörü) gibi isimlerin de bulunduğu 11 kişi, çıkarıldıkları Sulh Ceza Hakimliği'nce "çıkar amaçlı suç örgütüne üye olma" ve "suçtan elde edilen malvarlığı değerlerini aklama" suçlarından tutuklanarak cezaevine gönderildi. Diğer bazı şüpheliler hakkında ise adli kontrol tedbirleri uygulandı. Soruşturmanın temelini, Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından hazırlanan raporlar oluşturuyor. Raporda, Can Holding ve iştiraki şirketlerin hesaplarında 2020-2021 yılları arasında toplam 88 milyar TL'lik şüpheli mali hareket olduğu ve holdingin yasa dışı gelirler aracılığıyla ticari hacmini genişlettiği iddia ediliyor.

Soruşturmanın başlangıcı olan Eylül 2025'te, holdinge ait aralarında medya kuruluşları Habertürk, Show TV ve Bloomberg HT'nin de bulunduğu 121 şirkete Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) tarafından kayyım atanmıştı. Soruşturmanın ilerleyen aşamalarında Ciner Grubu'nun da bazı yöneticileri tutuklanmış ve eski patronu Turgay Ciner hakkında yakalama kararı çıkarılmıştı.

Savcılık, örgütsel yapının mali bağlantıları ve para hareketlerinin tespitine yönelik incelemelerin yasal çerçevede kararlılıkla devam ettiğini açıkladı.